Bu Blogda Ara

9 Ekim 2011 Pazar


Bir pazar sabahı. Sert rüzgar ama hafif bir yağmur hakim havada. Rüzgar, yağmur damlalarını tenimle tanıştırıyor. Ceketimin yakasını kaldırıyorum içime rüzgar girip anıları canlandırmasın diye. İnsanlar geçiyor yanımdan, aldırmıyorum. Kaybeden olduğumu gördüklerinden belki kısık gözlerle bakıyorlar bana, takmıyorum. Belki de hayat trafik ışıkları gibidir. İlerlediğimizde bizi durduran mutlaka bir şey oluyor. Durmak istemesek de durmak zorunda olduğumuzu biliyoruz. Hayatın bir dayatması daha, gülüyorum içimden. Suya dokunuyorum, titreşim etkiliyor beni. Ciğerlerime dolan hava ruhum kadar kirletilmiş. Boğuluyorum, düşüyorum...